MARX, LENİN VE MATEMATİK

Marx’ın Matematik Elyazmaları adlı kitabını duymuştum ancak edinmek için uğraşmadım. Kişinin deha olması her konuda yepyeni şeyler yazabileceği anlamına gelmez. Marx matematik eğitimi görmediğine göre bu konuda yeni bir şey yazması mümkün değildir.

Einstein da dahidir ama sosyoloji konusunda yazmaya kalkmamıştır.

Lenin’in Materyalizm ve Ampiriokritisizm’deki belirlemesine göre fizik matematikleştikçe idealizme kapı açmaktadır. Haksız değil ama matematik olmadan fizik deneyden ileriye gidemez. Matematik ve fizikte eğitim görmüş olan kişi böyle konuşmaz.

Matematikle bazı deney sonuçlarını önceden bilebilirsiniz. Kant felsefesindeki a priori yani önceden bilmek matematikle mümkündür.

Mesela Dirac anti maddeyi matematik olarak bulmuş, daha sonra gözlemle varlığı kanıtlanmıştır.

Okumakta olduğum Erwin Schrödinger’le ilgili kitapta önemli bir saptama yer alıyor. Fizikte çığır açıcı yeni teoriler için matematikte önemli ilerleme gereklidir. Matematiğin yeni bir alanının kullanılması gereklidir.

Newton yerçekimini buldu ve formülleştirdi. Newton aynı zamanda differansiyel hesabını (türev) de bulmuştu. İki buluş birbirine bağlıdır.

Einstein Genel Görelilik Kuramını Riemann geometrisi kullanarak formüle etti. Öklid geometrisinde iki nokta arasındaki en kısa yol düz çizgi iken, bu geometride eğridir. Uçaklar da bir yerden bir yere gitmek için yerkürenin üzerinde uçarlarken doğru değil eğri bir çizgi izlerler.

Fotoğrafını gördüğünüz Schrödinger de matematikte yeni bir adım atacak ve dalga mekaniğinin kuruluşuna buradan geçilecektir. Kendisi matematikte deha derecesinde iyidir.

Matematikte kötü olandan iyi fizikçi çıkmaz. Fiziğin en az yarısı matematiktir.

İnsan deha olabilir ama gerekli eğitimi görmeyen deha nedir ki?

Marx, Dürkheim ve Comte ile birlikte sosyolojinin kurucuları arasında sayılır.

Fizikçiler sosyolojik teoriler yazmamışlardır. Yeterince bilmedikleri bir konudur ama felsefe teorileri yazmışlardır.

Adını hatırlamadığım 20. yüzyıl başlarındaki bir fizikçi, “felsefe felsefecilere bırakılamayacak kadar ciddi bir iştir” demişti. Fizikçilerin felsefi teorilerle uğraşmaya başlamalarının nedeni, felsefecilerin konuyu bilmeden felsefesini yapmaya kalkmalarıdır. Bu durum sonraki yıllarda marksist felsefeciler tarafından sürdürülmüş ve sosyalist ülkelerde fizikçiler tarafından diyalektik materyalizmin ciddiye alınmamasıyla sonuçlanmıştır. Demokratik Almanya Cumhuriyeti yöneticileriyle sürekli çatışan fiziko kimya profesörü Robert Havemann Dialektik ohne Dogma (Dogmasız Diyalektik) kitabında bunu belirtir. Felsefecilerin görevi fizikçilere nasıl araştırma yapacaklarını öğretmek değildir. Modern fizikten anlamadan bu alanda felsefe yapamazsınız.

Bunu batı ülkelerinde de geç anladılar ama sonunda anladılar. Birkaç doğa bilimleri felsefecisi tanıdım. Felsefede profesör, fizikte ise doktorası bulunuyor. Bu durumda olur. İki alanda da eğitim görmüştür.

Sonuçta kim olursa olsun anlattığı konuyla ilgili olarak eğitim görüp görmediğine bakılması gerekir. Deha olmak her konuda önemli belirlemeler yapabilmek anlamına gelmez.

Başa dön tuşu